Ana içeriğe atla

Handan Sultan

 

Handan Sultan (ö. 9 Kasım 1605; İstanbul), Osmanlı padişahı Sultan III. Mehmet'in eşlerinden ve padişah Sultan I. Ahmet'in annesi, Valide Sultan'dır.

Hüküm süresi : 21 Aralık 1603 – 9 Kasım 1605

Önce gelen : Safiye Sultan

Sonra gelen : Halime Sultan

Ölüm : 9 Kasım 1605 (İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu) 

Eşi : III. Mehmed

Çocukları : I. Ahmed

Tam adı : Devletlu İsmetlu Handan Valide Sultan Aliyyetü'ş-Şân Hazretleri

Hanedan : Osmanlı Hanedanı

Dini : Doğumunda Hristiyan daha sonra İslam

Kimliği

Handan Sultan'ın doğum yılı ve milliyeti hakkında kesin bir bilgi yoktur. Rum asıllı olduğu ve adının Helen olduğu tarihî verilere dayanmayan iddialardır. 1603 yılında oğlu I. Ahmet 13 yaşında tahta çıkarılınca Valide Sultan oldu. İki yıl boyunca oğlu adına bizzat Osmanlı Devleti'ni yönetti. Kendisine ''Devletlu İsmetlu Handan Valide Sultan Aliyyetü'ş-Şân Hazretleri'' olarak hitap edilirdi. Son yapılan çalışmalar ile vakfiye belgeleri, Venedik doçe raporları incelendiğinde 1605 yılının sonlarında öldüğü belirlenmiştir.

Hareme Girişi

Handan Sultan, son incelenen Balyos Raporları'na göre Boşnak asıllı ve Cerrah Mehmed Paşa'nın cariyelerinden olan bir kızdı. Güzelliğinden dolayı o dönemde Manisa sancak beyi olan III. Mehmed'e hediye edilmiştir.Yani kısaca Handan Sultan 1583 yılının ikinci yarısında hareme girmiştir. Hareme adım atmasından sonra Safiye Sultan'ın ilk gelini Halime Sultan'ın anlaşmazlıkları sonucu III. Mehmed'e bizzat Safiye Sultan tarafından sunulduğu anlaşılmaktadır. 1589 yılı civarında III. Mehmed'in 1589'da evlendiği Üçüncü eşidir. Daha sonra kendisine ''güleç'' ya da ''neşeli'' manasına gelen ''Handan'' ismi verilmiştir. Temiz ahlakı ile kendini herkese sevdiren Handan Sultan yaşadığı müddet boyunca oğlu Şehzade Ahmed'in terbiyesi ile ilgilendi.

Reşad Ekrem Koçu'nun kitabında geçen bir rivayete göre ise kendisinin Çatalca Kalfa köyünden olduğu ve bir imamın kızı olduğu belirtilmektedir. Ancak son yapılan çalışmalar onun Bosna'dan geldiğini göstermektedir.

Ailesi

Handan Sultan diğer Valide Sultan'lardan farklı olarak kendi ailesinden olanları saraya ve başkente toplayabilmişti. Kız kardeşlerini hareme almış, erkek kardeşi olan Geysudar Mustafa ise Mahmud Hüdayi'nin dergahına girmiştir.

Haseki Sultanlık Dönemi

18 Nisan 1590 yılında oğlu I. Ahmed'i dünyaya getiren Handan Sultan baş haseki olmaması sebebiyle şanssız bir konumdaydı. Fakat tahtta gözü olduğu inancıyla Şehzade Mahmud aleyhinde yapılan pek çok faaliyet vardı. Şehzade Mahmud'un rakibi olabilecek tek erkek evlat da Şehzade Ahmed olduğundan annesi Handan Sultan ile babaanne Safiye Sultan'ın iş birliği yaptığı oldukça açıktır.

Veliaht konumuna geçen Şehzade Ahmed oldukça sevildi ve aynı gün Safiye Sultan bir kayık ile denizden geçerek zaferini kutladı. Aslında bunun aynısının oğlunun başına gelebileceğini sezen Handan Sultan III. Mehmed'in ani ölümüne kadar oğlunu korudu.

Valide Sultanlık Dönemi

Çocuk yaşta padişah olan I. Ahmed'in saltanatının ilk iki yılında en etkili kişi Sultan Ahmed'in annesi Valide Handan Sultan'dır. 1605 yılındaki ölümüne kadar hanedan içinde ve bilindiği üzere siyaset alanında üst düzey kişilerle bağlantılı olan ve önemli bir kişilik olarak tarihe geçti. Leslie Pierce'e göre Handan Sultan, oğlu adına bizzat devleti yönetiyordu.

Handan Sultan'ın oğlu tahta geçtiğinde Safiye Sultan hâlâ hayattaydı. Bu yüzden Sultan Ahmed'in sünneti ile birlikte ilk işlerin arasında Safiye Sultan'ın Eski Saray'a gönderilmesi de vardı. Safiye Sultan 9 Ocak 1604'te büyük bir alay refakatinde Eski Saray'a gönderildi. Böylece Safiye Sultan'a yakın isimler de haremden uzaklaştırılmış oldu.

Kasım 1604 tarihine gelindiğinde ise Safiye Sultan'ın Eski Saray'a gitmeden önce kaldığı ve Handan Sultan'ın yerleştiği Valide Sultan dairesinin eski kapı ağası ve kapı kethüdası boğduruldu ve mevcut paraları devlete müsadere ettirildi. Böylece Safiye Sultan'ın saray ve haremdeki tüm etkinliği sona erdirildi. I. Ahmed sancağa çıkmadan tahta geçtiği ve Safiye Sultan da tüm alayıyla beraber gönderildiğinden saray neredeyse bomboş kalmıştı.

Ağabeyi Şehzade Mahmud'un ölümünden dolayı derinden yaralanan Sultan Ahmed'i teselli etmek de Handan Sultan'a düştü. Birçok cariye getirterek Sultan Ahmed'in oğlunun olmasını isteyen Handan Sultan, Şehzade Mustafa'yı da herhangi bir duruma karşın yanından ayırmıyordu. Sünnetinden birkaç hafta sonra iyileşen I. Ahmed dışarıda gezip av partilerine katılmayı severdi. Fakat bu alışkanlığı onu ölümden döndüren bir kızamık hastalığı geçirmesine neden oldu. Aynı hastalığa kardeşi Şehzade Mustafa da tutulunca kardeşinin öldürülmesi fikri de ertelendi. Bu tehlikeli durum tamamen atlatıldığı Nisan ayı sıralarda Şehzade Osman'ın ana rahmine düştüğü haberi de sarayı şenlendirdi.

Handan Sultan, Valide Sultan'lığı boyunca Şehzade Mustafa'nın hayatını korumaya çalıştı. Vefatından sonra şehzadenin öldürülme fikri yeniden canlandıysa da Kösem Sultan'ın hareme girişiyle, çocuk yaştaki padişah I. Ahmed tamamen bu fikirden vazgeçirildi. Tabii ki bu sebeplerin arasında Şehzade Mustafa'nın akıl sağlığının yerinde olmaması da çok önemli bir unsurdu.

Saltanat Naibeliği

Osmanlı Devlet sisteminde küçük yaşta çocuklar tahta geçtiğinde en güvenilir kişi olan anneleri onlar adına bizzat devleti yönetmekteydiler. İlk örneğinin Kösem Valide Sultan olduğu yaygın bilinen bir yanlıştır. Son yapılan çalışmalarla Handan Valide Sultan'ın oğlu adına iki yıl kadar bizzat devleti yönettiği birçok raporda ve evrakta görülmektedir.

Devlet Yönetimine Olan Etkisi

Handan Sultan'ın oluşturduğu yönetici kademe ilk yıllarda etkili bir siyaset yürüttü. Bu ekipte olan kişilerden birisi de harem ağalarından kuvvetli biri olan El-Hac Mustafa Ağa'ydı. Padişahı tesiri altına alan devlet adamlarıyla gerektiğince devleti idare etmeye çalışıyorlardı.

I. Ahmed tahta çıktıktan sonraki ilk problem cülus bahşişi idi. Fakat bu da Mısır'dan gelen Malkoç Yavuz Ali Paşa sayesinde bu durum da aşıldı.[28] Böylece yönetim ittifakına bir kişi daha katılmış ve iktidar kanadı giderek güçlenmiştir. Bunun yanında da Sokolluzade Lala Mehmed Paşa'nın sadrazam olmasının en büyük sebebi Handan Sultan'ın oğluna olan telkinleridir.

Bunlara ek olarak doçe raporlarının bir kısmında padişaha ve emrinde yer alan birçok paşaya olan ulaşımın da Handan Sultan aracılığıyla gerçekleştiği bilinmektedir. Bu da Handan Sultan'ın güçlü bir Valide Sultan olduğunu gösterir niteliktedir. Bu da kendisine yıllardır tarihçiler tarafından biçilen zayıf bir karakter yerine, I. Ahmed'in erken döneminde kritik ve güçlü bir siyasi rol oynadığını gösterir. Valide Sultan öldükten sonra da Boşnak Derviş Mehmed Paşa ve El-Hac Mustafa Ağa'nın padişahın kararları üzerinde etkili olmaya devam etti.

1604 yılının yaz aylarında bahçıvan Bayran Ağa'ın yerine Derviş Ağa getirildi. Bu kararda Handan Sultan'ın etkili olduğu açıktır. Bunun dışında hünkarın emrinde bulunan Derviş Ağa da, Handan Valide Sultan'ın vefatından sonra daha fazla güç kazandı.

Veziriazam oluşunun ardından boşlukta kalan Derviş Paşa da ilk hengamede kurban olmuştur. Handan Sultan'ın çok geçen bilgiye göre 1605 yılının sonlarında genç yaşta ölümüne kadar devlet yönetiminde fazlasıyla etkili olan kişilerin yönetim kademesine gelmesinde telkinlerde bulunabilmesi oldukça mümkündür.

Buna örnek olarak da Celali ayaklanmalarında pasif kalan Sinanpaşaoğlu Mehmed Paşa'nın, Handan Sultan'ın oğluna olan talebi ya da telkiniyle affının sağlanması ve başkente dönmesi verilebilir.

Ölümü

Handan Sultan oğlunun saltanatı sırasında fazla yaşamadı. Celali isyanlarının yoğun olduğu bir dönemde iktidara denk gelmesinden dolayı yeterince yorgundu. İki yıl sonra Osmanlı kaynaklarında hicri takvime göre 1 Recep 1014, hesaplama yapıldığında miladi takvime göre 9 Kasım 1605 yılında, yabancı kaynaklara göre mide hastalığından genç yaşta öldü. Yabancı kaynakların dışında Valide Sultan'ın vefat nedeni ile ilgili bilgi bulunmamaktadır. Birkaç ay hasta yattığı ardından da beklendiği şekilde öldüğü bildirilmektedir.

Vakfiyesi

Handan Sultan'ın Menemen ve Kilizman (Kilis) mevkiilerinde vakfiyesi olduğu bilinmektedir. Kendisinin vefatını takip eden 1606-1607 yılları arasında vakfiye gelirlerinin fazla kısmı da aktarılmaya devam edilmiştir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

OSMANLI İMPARATORLUĞU TARİHİ KRONOLOJİSİ

  OSMANLI İMPARATORLUĞU TARİHİ Osmanlı Padişahları Sıralaması ve Soy Ağacı  OSMANLI PADİŞAHLARI  - ERTUĞRUL GAZİ - OSMAN GAZİ HAN   ---- Osman Gazi Han Dönemi 1281-1324 ---- Osman Gazi Han Kronolojisi - Orhan Gazi Han   ----Orhan Gazi Han Dönemi (1324-1362) - I. Murad (1359 – 1389) I. Bayezid – Yıldırım Bayezid (1389 – 1402) I. Mehmed (1413 – 1421) II. Murad (1421 – 1451) Fatih Sultan Mehmed (1451 – 1481) II. Bayezid (1481 – 1512) Yavuz Sultan Selim (1512 – 1520) Kanunî Sultan Süleyman (1520 – 1566) II. Selim (1566 – 1574) III. Murad (1574 – 1595) III. Mehmed (1595 – 1603) I. Ahmed (1603 – 1617) I. Mustafa (1617 – 1618 / 1622 – 1623) Genç Osman (1618 – 1622) IV. Murad (1623 – 1640) İbrahim (1640 – 1648) IV. Mehmed (1648 – 1687) II. Süleyman (1687 – 1691) II. Ahmed (1691 – 1695) II. Mustafa (1695 – 1703) III. Ahmed (1703 – 1730) I. Mahmud (1730 – 1754) III. Osman (1754 – 1757) III. Mustafa (1757 – 1774) I. Abdülhamid (1774 – 1789) III. Selim (1789 – 1807) IV. Mu...

Mehmed Vahdeddin (1918 – 1922)

  36 - Mehmed Vahdeddin (1918 – 1922) Babası: Sultan Abdülmecid Annesi: Gülistü Kadın Efendi Doğumu : 2 Şubat 1861 Vefatı: 15 Mayıs 1926 Saltanatı: 1918 - 1922 (4) sene Mehmed Vahidüddin de 2 Şubat 1861 İstanbul 'da doğmuştur. Orta boylu, zayü fakat kuvvetli bir vücudu vardı. Kıymetli ulema tarafından iyi bir tahsil yaptırıldı.Tahta çıktığında Osmanlı Devleti en kötü günlerini yaşıyordu. Birinci Dünya Savaşında kendi cephelerimizde gâlip gelmemize rağmen yenik çıkmıştık. En ağır şartları ihtiva eden Mondros ve Sevr anlaşmaları yapıldı. Devletin tamamen elden çıktığını gören padişahın yüksek seviyede bir gizli toplantı yaparak zamanının kabiliyetli subaylarına, Anadolu 'ya geçip milleti istilâcılara karşı ayaklandırıp teslim olmamalarını tavsiye ettigi söylenir. Anadolu'da Milli kıyam harekâtı oldu. Milli Meclis teşekkül etti. Yeni meclis Padişahlığı kaldırarak, Cumhuriyet idaresini kabul etti. Zaten İstanbul işgal altında idi. Padişahın elinde ne bir kuvvet ve ne de ...

II. Bayezid (1481 – 1512)

8 - II. Bayezid (1481 – 1512) Babası : Fatih Sultan Mehmed  Annesi : Mükrime Hatun  Doğumu : 3 Aralık 1447  Vefatı : 26 Mays 1512  Saltanatı : 1481 - 1512 (31 ) sene İkinci Bayezid, uzun boylu, geniş göğüslü ve kuvvetli bir vücuda sahipti. Yüzü yuvarlak ve gözleri elâ idi. Cesur ve atılgandı. Aynı zamanda çok halim, selim ve dinine bağlı bir padişahtı. Babası Fatih Sultan Mehmed Han ilmi karşı büyük bir sevgi beslediği için, oğlu Bayezid'e her şeyden evvel kuvvetli bir tahsil vermeyi düşünmüştü.  O devrin en meşhur âlimlerinde ders okutturmuş, bütün İslâmi ilimleri en iyi şekilde öğretmişti. İkinci Bayezid, dinine çok bağlı olduğu için kendisine (Bayezid Veli) denildi. Bayezid Veli, şâirleri saraya toplar onlarla sohbet ederdi. Bayezid Veli çok alim bir zat idi.  Arapça ve Farsçayı gayet iyi bilirdi. İslâmi ilimlerin yanı sıra matematik ve felsefe tahsili de yapmıştır. Çağatay lehçesi ve Uygur alfabesini de öğrenmişti. Hattat ve bestekârdı.  Avni mahla...