Ana içeriğe atla

IV. Mehmed (1648 – 1687)

 

19 - IV. Mehmed (1648 – 1687)

IV. Mehmed, Osmanlı İmparatorluğu'nun tahtına yedi yaşında çıktı ve büyük bir kısmını sadrazamlar ve valide sultanlar tarafından yönetilen bir dönemde hükümdarlık yaptı. IV. Mehmed dönemi, özellikle Kandiye’nin fethi ve 1669’da Girit’in Osmanlı topraklarına katılmasıyla tanınır. Bununla birlikte, 1683’teki II. Viyana Kuşatması'nın başarısız olması ve sonrasında yaşanan St. Gotthard ve Mohaç mağlubiyetleri, döneminin zorlu zamanları arasında yer almaktadır. Bu başarısızlıklar, 1687’de IV. Mehmed’in tahttan indirilmesine neden oldu.

  • Doğum Tarihi :1642
  • Doğum Yeri: İstanbul
  • Baba Adı: Sultan İbrahim
  • Anne Adı: Turhan Hatice Sultan
  • Ölüm Tarihi: 1693
  • Öldüğü Yer: Edirne
  • Saltanat Süresi: 1648 – 1687
  • Kabri: İstanbul (Yeni Cami Yanındadır.)

Hayatı

IV. Mehmed 1642 yılında Sultan İbrahim ile Hatice Turhan Sultan’ın oğlu olarak İstanbul da dünyaya geldi. Babası Sultan İbrahim deli olduğu için 1648 yılında tahttan indirildiğinde hanedanın ekber üyesi olduğu için tahta çıkarıldı.

IV. Mehmed tahta çıktığında henüz 6 yaşındaydı ve kendisi Osmanlı tarihinde tahta çıkan padişahlar içinde en genç olanıydı. Tahta çıktıktan kısa bir süre sonra babası Sultan İbrahim idam edildi. IV. Mehmed daha çocuk yaşta olduğundan yönetim de babaannesi Kösem Sultanın etkisinde kaldı. Kösem Sultan 1651 yılında öldürülünce de annesi Hatice Turhan Sultan’ın naibelik dönemi başladı. Öte yandan Venediklilerle yapılan Girit Savaşı da devam ediyordu. 1652 yılında Tarhuncu Ahmed Paşa sadaret makamına getirildi ve devletin bütçe açığını kapatması için raporlar hazırlamaya başladı.

Tarhuncu Ahmed Paşa bütçe aığını kapatmak, gereksiz harcamaları kısmak ve yolsuzlukları önlemek için gece gündüz çalışarak bütçe raporu hazırlayınca çıkarları alt-üst olan bir çok devlet adamı ve ulema tarafından kendisine düşmanlık yapılmaya başlandı ve 1 yıllık sadaretinin ardından azledilerek Yedikule zindanlarına gönderildi. Daha sonra da bostancılar tarafından boğdurulmak sureti ile idam edildi. Tarhuncu Ahmed Paşadan sonra sadarete gelen paşalar bütçe açığını daha da arttırdı. Hatta bazı askerlere ayarı bozuk paralar verince askeri bir ayaklanma çıktı.

Ayaklanmacılar padişaha verdikleri liste de ismi olan kişiler öldürüldü ve cesetleri Sultanahmet Meydanında bir çınar ağacına asıldığı için bu olaya Çınar Vakası denildi. O dönemdeki adı ile de Vaka-i Vakvakiye. Devletin durumu böylesine kötüye giderken Hatice Turhan Sultan yaşı ilerlemiş olmasına rağmen Köprülü Mehmed Paşaya sadrazamlık teklifinde bulunmuş fakat Köprülü Mehmed Paşa kendisinden önceki sadrazamların başına gelenleri bildiği için onlarla aynı sonu yaşamak istemediğinden bazı şartlar sunmuştur.

IV. Mehmed Dönemi Kronolojisi hakkında detaylı bilgi almak için bu yazımıza göz atabilirsiniz.

Köprülü Mehmed Paşa

Köprülü Mehmed Paşa; Sarayın işlerine karışmaması, yapacağı tekliflerin kabul edilmesi, atadığı kişilere karışılmaması ve hakkındaki şikayetler de önce kendisine sorulması şartları ile sadrazamlık görevini kabul etmişti. Köprülü Mehmed Paşa Osmanlı tarihinde ilk defa şart koşarak sadarete gelmiş sadrazamdır.

Köprülü Mehmed Paşa göreve gelir gelmez asayişi sağladı, orduyu disiplin altına aldı. Venediklilerin işgalinde olan Limni ve Bozcaadayı geri aldı, görevini yapmayan memur ve askerin maaşını kesti. Köprülü Mehmed Paşa’nın ölümünden sonra sadrazamlığaoğlu Fazıl Ahmed Paşa getirildi. Fazıl Ahmed Paşa’nın sadaret döneminde Avusturya ve Lehistan ile savaşlar yapıldı.

Fazıl Ahmed Paşa Avusturyalılardan Uyvar Kalesini aldı daha sonra Avusturya ile 1664 yılında Vasvar Anlaşmasını imzaladı. Bu anlaşma ile iki tarf da Erdelden kuvvetlerini geri çekmiş, Uyvar ve Nograd Osmanlıya bırakılmış ve Avusturya savaş tazminatı ödemeyi kabul etmiştir. Lehistan Seferinde de Kamaniçe Kalesi alındı bu kale Osmanlı’nın batı da fethettiği son kaledir. Fazıl Ahmed Paşa Lehistan ile 1672 yılında Bucaş Anlaşmasını imzaladı.

Bucaş Anlaşması

Bucaş Anlaşması ile Osmanlı’nın sınırları batı da son kez genişlemiş ve bu anlaşma ile Lehistan vergiye bağlanmıştır. Ancak Lehistan sonradan anlaşmayı bozmuş vergi ödemeyi kabul etmemiştir. 1676 yılında ise vergi maddesi hariç olmak üzere barış anlaşması aynen kabul edilmiştir.

Fazıl Ahmed Paşa’nın ölümü üzerine sadrazamlığa Köprülü ailesinin yetiştirdiği Merzifonlu Kara Mustafa Paşa getirildi. Merzifonlu Kara Mustafa Paşa padişahla birlikte Ruslar üzerine sefere çıkarak Çehrin Kalesini geri almış ve 1681 yılında Ruslarla Osmanlı arasındaki ilk anlaşma olan Bahçesaray Anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşmaya göre Dniester Nehri iki ülke arasında sınır kabul edilmiştir.

Macar asilzadesi Tökeli İmre Avusturya’ya karşı Osmanlıdan yardım isteyince Merzifonlu Kara Mustafa Paşa yardım isteğini kabul etmiş padişahı da teşvik ederek 1683 yılın da Kanuni Sultan Süleyman’dan 154 yıl sonra ikinci defa Viyana Seferine çıkılmıştır. Kuşatma da Kırım Hanlığına bağlı kuvvetler yardıma gelmeyince Osmanlı ordusu iki ateş arasında kaldı ve Viyana Kuşatmasında Osmanlı ordusu bozgun uğradı hatta bazı topraklar kaybedilmeye başlandı. Merzifonlu Kara Mustafa Paşa yenilginin bedeli olarak idam edildi.

Bazı söylentilere göre Merzifonlu Kara Mustafa Paşa idam edilmeden önce padişaha idamın durdurulmasını bu krizden ancak Kara Mustafa Paşa’nın vesilesi ile çıkılabileceğinin söylenmesi üzerine idamdan vazgeçilmiş fakat haber ulaşana kadar idam gerçekleşmiştir. Viyana Kuşatmasından sonraki gelişmeler üzerine ordu ayaklandı ve padişahın tahttan çekilmesini yerine kardeşi Şehzade Süleyman’ın geçirilmesini istediler bunun üzerine IV. Mehmed askerin isteği üzerine 1687 yılında tahttan çekildi ve yerine II. Süleyman tahta çıktı. Tahttan çekildikten sonra iki oğlu ile beraber Edirne Sarayına gönderildi. 1693 yılında ölene değin de bura da yaşadı.

Kişiliği

IV. Mehmed yaş bakımından en küçük yaşta tahta çıkan padişahtır. Osmanlının ilk bütçesi onun döneminde hazırlanmış fakat devamı getirilememiştir. Onun devrindeki en önemli olay hiç şüphesiz Köprülü ailesinin iş başına getirilmesidir. Köprülüler devletin kötü gidişatını görev başında olduğu süre zarfında durdurmuştu. Ava çıkmayı çok sevdiğinden Avcı lakabı ile de anılmıştır.

Eşleri

  • Emetullah Rabia Gülnüş Sultan
  • Afife Sultan
  • Cihanşah
  • Nevruz
  • Gülnar Hatun (Varlığı şüphelidir)
  • Gülbeyaz Hatun
  • Dürriye Hatun

Çocukları

  • II. Mustafa
  • III. Ahmed
  • Şehzade Selim

Şehzade Mahmud

Şehzade Bayezid

Şehzade Süleyman

Şehzade İbrahim

Hatice Sultan

Ümmi Sultan

Ümmü Gülsüm Sultan

Safiye Sultan

Fatma Sultan

Gevher Sultan


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

II. Mehmet (Fatih Sultan Mehmed)

  II. Mehmet (Fatih Sultan Mehmed)  Babası : İkinci Sultan Murad  Annesi . Huma Hatun  Doğumu : 29 Mart 1432  Vefatı : 3 Mays 1481  Saltunatı : 1451 - 1481 (30) sene Fatih Sultan Mehmed Han Hazretleri, uzun boylu, dolgun yanaklı, kırmızı - beyaz tenli, kırık burunlu, kolları adaleli ve kuvvetli bir padişahtı. Devrinin en büyük ulemasından birisi idi. Yedi tane yabancı lisan bilirdi. Âlim, şâir ve sanatkârları toplar ve onlarla sohbetten çok hoşlanırdı. Gayet soğukkanlı ve cesurdu. Eşsiz bir kumandan ve idareci idi. Yapacağı işler hususunda, en yakınlarına bile hiç birşey sızdırmazdı. Fatih Sultan Mehmed'in ömrü seferlerle geçti. Yıkılmaz diye bilinen Bizans'ı yıktı. İstanbul'u fethetti. Ayasofya kilisesini câmiye çevirdi. Kryamete kadar câmi olarak kalmasını istedigi bu muhteşem mâbed için mükemmel bir vakfiye yazdırttı.  (Bu,vekâlet Arşivi Tapu Defterleri No:20, 27, 167, 251 ) 1127 sene kilise, 481 sene de câmi olarak kullanılan Ayasofya, 1934'de müze...

I. Murad Han

Sultan Murad  Babası - Orhan Gazi  Annesi - Nilüfer Hatun  Doğumu - 1326  Vefatı - 1389  Saltanatı - 1359-1389 (30) sene  

I. Mehmed (1413 – 1421)

  5 - I. Mehmed (1413 – 1421) Sultan Çelebi Mehmed , 1389 yılında Edirne’de doğdu. Babası Yıldırım Bayezid, annesi de Germiyanoğulları’ndan Devlet Hatun’dur. Orta boylu, yuvarlak yüzlü, beyaz tenli, kırmızı yanaklı ve geniş göğüslüydü. Kuvvetli bir vücuda sahipti. Gayet hareketli ve cesurdu. Güreş yapar ve çok kuvvetli yay kirişlerini bile çekebilirdi. Padişahlığı süresince bizzat yirmi dört savaşa katılan Çelebi Mehmed, bu savaşlarda kırka yakın yara aldı. Başında kullanmış olduğu sarık, altın işlemeli kavuğu ile gayet güzel görünürdü. İçi kürklü ve yakası dik olan bir kaftan giyinirdi. Sultan Çelebi Mehmed Müslümanlara karşı göstermiş olduğu adaleti, aynı zamanda Hristiyan topluluklara karşı da gösterdi. İyi bir idareci ve politikacıydı. Tahsilini Bursa Sarayı’nda tamamladı. Daha sonra babası tarafından Amasya sancak beyliğine tayin edildi ve bu sırada devlet işlerini öğrendi. Fetret Devri’nden sonra Anadolu’daki beylikleri tekrar bir araya toplamayı başaran Sultan Çelebi Mehmed’...